top of page
Yazarın fotoğrafıinPharma Dergi

Ölümcül Bir Estetik Kaygı “Anoreksiya Nervoza”

Beslenme şüphesiz insan hayatının devamı için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Sağlıklı her insan, vücudun ihtiyacı olan enerjiyi sağlamak için düzenli olarak beslenmektedir. Peki ya bu temel ihtiyacımızı karşılayamaz duruma gelseydik? Gelin bu yazımızda bir yemek yiyememe hastalığı olan “Anoreksiya Nervoza” hastalığının etkenlerini, sonuçlarını ve tedavide izlenen yolları ele alalım.


Anoreksiya Nervoza Nedir?


Anoreksiya Nervoza ilk olarak 1873 yılında Charles Laseque ve ardından 1874’te William Gull tarafından yayımlanan olgu serilerinde klinik bir patoloji olarak tanımlanmış ve literatüre girmiştir.


Hastalığı kısaca tanımlamak gerekirse Anoreksiya Nervoza, genellikle ergenlikte veya genç erişkin dönemde ortaya çıkan, kişinin çeşitli etkenler nedeniyle -dışlanma korkusu, yüksek stres, kendini beğenmeme, medyanın önümüze çıkardığı ideal vücut tiplemelerine benzeme tutkusu vb.- vücut yapısını ve kilosunu beğenmemesiyle başlayıp içinden çıkılamaz bir hale dönüşen bir yemek yeme bozukluğudur. Hastalık genellikle diyet programları ve egzersizler gibi zararsız yöntemlerin kişi için yetersiz olduğunu hissetmesiyle başlar ve geri dönüşü zor bir yola evrilir. Hastalık çoğunlukla ergenlik çağındaki kızları ve genç kadınları etkilese de erkeklerde de görülebilmektedir. Yoğun olarak görüldüğü ortalama yaş aralığı 10-29 arasındadır. Hastalığın ortalama süresi 6 yıl kadardır.


Hastalığa Sebep Olan Faktörler



Hastalığın gelişmesinde genetik -birinci derece akrabası hasta olan bir bireyin hastalığa yakalanma riski 10 kat daha fazladır-, psikolojik ve çevresel birçok faktör rol oynamaktadır. Günümüzde bu faktörlerin başını çekenlerden biri de şüphesiz medya etkisidir. Medyada sık sık yer alan ve kusursuza yakın lanse edilen ünlü kişiler, öyle ki bu kişilerin aldığı fazla kiloların bile haber niteliği taşıyacak şekilde bizlere sunulması ergenlik çağındaki gençlerin bu durumu çok önemli bir mesele olarak görmelerine ve değerlendirmelerine yol açabilir ve bu bir derecede gayet doğaldır. İnsanların yaptıkları mesleklerden çok sadece dış görünüşleri, aldıkları kilolar, geçirdikleri estetik operasyonlar ile gündeme gelmesi ergenlik çağındaki bir gencin kafasındaki ideal insan profilini bu şekilde anlamasına neden olabilmektedir. Medya baskısı dışında kilo ile dalga geçilmesi, aile tarafından gelen olumsuz eleştiriler, dış görünüş ile ilgili kıyaslar psikososyal faktörlerden bazılarıdır.


Anoreksiya Nervoza, nörobiyolojik faktörler üzerinden de incelenmiştir. Bu hastalarda yapılan nörogörüntüleme çalışmalarında ventriküllerde genişleme, beyin omurilik sıvısında artış ve serebral atrofi saptanmıştır ancak ortaya çıkan sonuçların hastalığın sonucu mu yoksa gelişimi ile mi ilgili olduğu netlik kazanmamıştır.



Hastalığın Oluşturabileceği Sonuçlar ve Tedavi


Yetersiz beslenmeye bağlı olarak vücut yeterli enerjiyi sağlayamamaktadır. Bu durum gastrointestinal sistem rahatsızlıkları, immün sistem hastalıkları, kas ve kemik kaybı gibi pek çok hastalığa sebep olabilir. Tedavi edilmezse ölümle dahi sonuçlanabilir. Anoreksiya Nervoza psikolojik hastalıkların en tehlikelilerinden biri olup ölüm oranı yaklaşık %5 civarındadır. Bu yüzden hastalığın erken teşhisi ve tedavisi çok önemlidir. Peki hastalığın tedavisinde ne gibi bir yol izlenmektedir?


Tedavide hastanın durumuna göre kişisel bir tedavi yöntemi uygulanmakla birlikte psikiyatristten diyetisyene kadar birçok uzmanla ortak bir tedavi uygulanması gerekmektedir. Tedavinin en zorlu kısmı hastayı tedaviye ikna etmektir. Uzun bir tedavi süreci gerektiren bu hastalıkta, akut belirtiler geçmesine karşın hasta en az 5 yıl boyunca kontrol altında tutulup hastalığın nüks etmesi engellenmelidir.


Her hastalıkta olduğu gibi Anoreksiya Nervoza için de erken teşhis çok önemlidir. Bunun için özellikle okullarda yeme alışkanlıkları ve bozukluklarıyla ilgili testler yaptırılabilir ve bunun sonucunda riskli kişilerin tespiti yapılıp muayeneleri gerçekleştirilebilir. Ebeveynlerin de şüpheli durumlarda en kısa zamanda bir uzmana danışması hastalığın seyrini değiştirebilir.



Sonuç


Başlangıçta küçük bir takıntı olarak görülen bir durum kişinin ölümüyle bile sonuçlanabilir. Bu yüzden yeme bozukluklarının çok ciddi bir psikolojik hastalık olduğu bilincinde hareket etmeli, bizler için bir sorun teşkil etmeyen kilo durumunun, dış görünüşteki değişim ile ilgili karşımızdaki kişiye yönelteceğimiz eleştirilerin onu farklı şekilde etkileyebileceğini ve kişilerde hastalığı tetikleyebileceğini unutmamalıyız.


Fikrimce her kişi kendi vücuduyla, dış görünüşüyle özeldir. İdeal bir güzellik anlayışı yoktur, olmamalıdır da. Tek gayemizin sağlıklı bir vücuda sahip olmak olması gerektiğini düşünüyor ve tüm okurlarımıza sağlıklı günler diliyorum.


Hazırlayan: Berkay KOPUZ


Kaynak:


Cost, J., Krantz, M. J., & Mehler, P. S. (2020). Medical complications of anorexia nervosa. Cleveland Clinic Journal of Medicine, 87(6), 361-366: https://www.ccjm.org/content/ccjom/87/6/361.full.pdf


SARI, S. (tarih yok). Ergenlerde Yeme Bozuklukları Yönetimi. Aile Hekimliğinde Güncel Yaklaşımlar, 315-323: https://www.researchgate.net/profile/Seda-Sari/publication/344669471_44


Kjelsås, E., Bjørnstrøm, C., & Götestam, K. G. (2004). Prevalence of eating disorders in female and male adolescents (14–15 years). Eating behaviors, 5(1), 13-25: https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S1471015303000576


Titova, O. E., Hjorth, O. C., Schiöth, H. B., & Brooks, S. J. (2013). Anorexia nervosa is linked to reduced brain structure in reward and somatosensory regions: a meta-analysis of VBM studies. BMC psychiatry, 13(1), 1-11: https://link.springer.com/article/10.1186/1471-244x-13-110#citeas


Yücel, B. (2009). Estetik bir kaygıdan hastalığa uzanan yol: Yeme bozuklukları. İlk Söz, 22(4), 39-45: http://timucinoral.com/PDF/Manik-DepresiftenIkiUcluBozukluga.pdf


Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page