top of page
  • Yazarın fotoğrafıinPharma Dergi

Zehirli Mantarlar: Amanita Türleri

On binlerce tür…Farklı birçok özellik…Yenilebilenleri, tedavide kullanılanları hatta zehirli olanları mevcut. Besin değeri taşıyan, hastalıklara yol açan veya proteaz, laktaz, renin gibi enzimleri üretenleri de bulunuyor. Bugünkü yazımızda mantarlardan söz edeceğiz!


Mantarlar, Latince “fungus” olarak ifade edilir. Bitkiler aleminden ayrı tutulur çünkü gerçek kök, gövde, yaprak, çiçek gibi organları yoktur, nişasta içermezler, heterotroflardır ve klorofil taşımazlar. Klorofil taşımadıkları için fotosentez yapamazlar. Mantar hücresi ökaryotik yapıdadır. Bir veya birden fazla çekirdek bulundurur. Hücre duvarları, selüloz gibi homojen polisakkarit yapısında olan kitin içerir. Mantar hücreleri bir araya gelerek hif adını verdiğimiz yapıları, hifler de bir araya gelerek miselyum yapısını oluşturur. Mantarları bitkilerden ayıran diğer bir özellik de tohumla üremek yerine sporla üremeleridir. Mantarlar başka bir canlıyla simbiyoz yaşam sürebilir veya parazit olarak canlıya zarar verebilir. Parazit olduğu canlıya verdiği zararın sonunda canlıyı öldürür ve bu sefer de saprofit olarak ölü organizma üzerinde yaşamını devam ettirir. Küf mantarları, maya mantarları ve şapkalı mantarlar ismini en sık duyduğumuz mantar grupları olabilir.


Şapkalı mantarlar, Gerçek Mantarlar (Eumycetes) sınıfı, Basidiomycetes yani Bazidyumlu Mantarlar alt sınıfındadır. Şapkalı mantarlar aslında “mantar” dediğimizde aklımızda şekillenen ilk mantarlardır. Sporların olgunlaştığı fruktifikasyon yapısı sapın üzerine konumlanmıştır ve şapkaya benzediği için bu türlere bu isim verilmiştir. İnsanlar tarafından doğadan toplanıp yenen mantarlar bu gruptadır ve aynı grupta bulunan, yenilebilen mantarlara dış görünüş olarak çok benzeyen birçok zehirli mantar türü vardır. Mantarlarda bulunan başlıca toksin çeşitlerini şu şekilde sıralayabiliriz:



  • Siklopeptitler (Amanitinler, fallotoksinler, virotoksinler)

  • Giromitrin (Monometilhidrazin)

  • Orellanin

  • Muskarin

  • İbotenik asit ve Muskimol

  • Koprin

  • Psilosibin


Toksinlerin her birinin organizma üzerinde farklı organ ve sistemlerde farklı toksik etkileri bulunmaktadır. İlk belirtileri gösterme ve etki süreleri de farklılık gösterir.


Basidiomycetes alt sınıfındaki Agaricales takımında, Agaricaceae familyasına ait Amanita cinsinde bulunan zehirli mantarları inceleyelim.


Amanita muscaria (Sinek Mantarı)
Amanita muscaria (Sinek Mantarı)

Amanita cinsindeki pek çok tür zehirlidir. En bilineni olan Amanita muscaria’nın Türkçe adı Sinek mantarıdır. Sap üzerinde bulunan şapkaya benzer fruktifikasyon kırmızı renklidir. Kırmızı şapka üzerinde beyaz lekeler bulunur. Beyaz lekeler “velum universale“ kalıntılarıdır. Mantar, gelişmeden önce yumurta şeklindedir ve dışı velum universale adındaki örtüyle kaplıdır. Mantar geliştikçe bu örtü parçalanır ve mantar üzerinde farklı kısımlarda kalıntılar kalır. Sap üzerinde ve şapkanın altında kalan kısım annulus, sapın tabanında kalan kısım ise volva olarak adlandırılır. Amanita türlerinin tanınmasında bu yapılar önemli rol üstlenir. A. muscaria’ da sporlar, annulus ve volva beyaz renklidir. Bu mantarlar sonbaharda ormanlarda yetişir. A. muscaria, adıyla da benzerlik gösteren zehirli ve öldürücü olan “muskarin” alkaloidini taşır.






“3-hidroksi-2-metil-5-(trimetil-amonyummetil)-oksolan yapısında olup doğal olanı L-(+)-muskarindir.


Muskarin içeren diğer türler: İnosibe fastigata, İnosibe geophylla, Clitocybe dealbata, Clitocybe illudens.


Muskarin Yapısı


Mantarı tükettikten 2-3 saat sonra zehirlenme belirtileri görülür. Bulantı, kusma, terleme ve gözyaşı ile birlikte ishal ve sarhoşluk başlar. Bu belirtilere bradikardi eşlik eder. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbrekler çok zarar görür ve çoğu zaman ölümle sonuçlanır. Zehirlenme erken anlaşılırsa, ilk yardım olarak ılık tuzlu su içirilerek hasta kusturulur, sonra hastaneye götürülerek midesi yıkanır, serum verilir ve atropin tedavisi uygulanır böylece hasta kurtarılabilir.


Amanita cinsinde bulunan ve bilinen en zehirli mantar ise Amanita phalloides’ dir. Amanita phalloides’in Türkçe karşılığı “Köygöçüren, Yeşil şeytan, Evcik kıran” dır.

Amanita phalloides
Amanita phalloides

Şapkası zeytin yeşili rengindedir. Sporları, sapı, annulusu ve volvası beyaz renklidir. Yaz ve sonbaharda yetişir. Önemli mantar toksinlerinden olan amanitin ve falloidin içermektedir.


Amanitin

Falloidin

Bu maddelerin kan ve karaciğer üzerinde toksik etkileri vardır. Kanı hemoliz eder, karaciğerde glikojen oluşumunu önler böylece hücreler aşırı yağ ile yüklenir. Zehirlenme, mantar yendikten 8-12 saat sonra anlaşılır. Belirtileri şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma ve ishaldir. Ölüm oranı çok yüksektir, 1-2 tane mantar yetişkin bir insanı öldürmeye yeterlidir. Her yıl görülen mantar zehirlenmesi vakalarının çoğu bu mantardan ileri gelir.


Amanita cinsinde bu türler gibi pek çok tür daha sayabiliriz. A.mappa, A. virosa, A. verna, A, gemmata türleri örnek verilebilir.


Amanita cinsinde yenilebilen tek mantar Amanita caesarea’ dır. Diğer türler zehirli ve öldürücüdür. Amanita caesarea’ nın Amanita muscaria’dan ayıran pek çok özelliği vardır. Örneğin A.caesarea’da sap sarımsı, A.muscaria’da sap beyazdır. A. caesarea’da şapka üzerinde beyaz kalıntılar yoktur. İki türde de şapka kırmızıdır. Bu özellikler her zaman güvenilir değildir. A. caesarea’nın yetiştiği toprağa göre sap rengi değişebilir veya yağmur yağmasına bağlı olarak A. muscaria’nın şapka üzerindeki beyaz kalıntıları tamamen yıkanabilir. Bunlar da bu iki mantarı dış görünüşte tıpatıp aynı yapabilir. Doğadan toplarken çok dikkatli olunması gerekir.

Amanita caesarea (İmparator mantarı)

Amanita muscaria (Sinek mantarı)

Zehirli ve yenilebilen mantarların benzer ve farklı yönlerini birkaç örnekle açıkladık. Bu yönlerin iyi bilinmesi çok önemlidir çünkü mantarlar Türkiye’de birçok yörede doğadan toplanır ve tüketilir. Türler, toplandıkları zaman, hava durumu ve toprak yapısı gibi nedenlerle aynı görünüşü alabilir. Bu yüzden bir mantarın zehirli bir türe ait olup olmadığını anlamak için çok fazla bilgi ve tecrübe gerekmektedir. Herhangi bir kafa karışıklığı geri dönüşümsüz hatalara yol açabilir.


Hazırlayan: Münüse Hilal Kahraman


Kaynakça


Coşkun, NC & Kaya, E. (2020). Zehirli Mantar Toksinlerinin Analiz Yöntemleri . Konuralp Tıp Dergisi , 12(1), 148-158. https://doi.org/10.18521/ktd.604023


Diniz, G. , Karakayalı, E. M. , Aycan, İ. , Ertürk, G. & Uysal, G. (2022).Mikroorganizmaların Keşfi ve Mikrobiyolojinin Tarihçesi . İzmir Tıp Fakültesi Dergisi,1(2) ,49-55. https://dergipark.org.tr/tr/pub/izmirtip/issue/72623/1140786


Solak, M. (2002). Zehirli Mantarlar (22). 3. 18-19. https://www.researchgate.net/publication/331703620_Zehirli_Mantarlar_22


Tanker N., Koyuncu M., Coşkun M. (2021). Farmasötik Botanik. 45-68.








Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentários


bottom of page